Uşak Üniversitesi’nde öğrencilerle bir ortaya gelen HAVELSAN İdare Konseyi Lideri Hacı Ali Mantar, HAVELSAN’ın yürüttüğü projelerle ilgili açıklamalarda bulundu.
HAVELSAN’ın komuta denetim sistemleriyle gemilerin ve öteki platformların savaş idare sistemleri konusunda dünyada sayılı şirketler ortasında olduğunu belirten Mantar, bilhassa gemilerin komuta denetim sistemleri konusunda önemli çalışmalar yürüttüklerini aktardı.
Mantar, ulusal gemilerin komuta denetim ve savaş idare sistemlerinin HAVELSAN tarafından yapıldığını, bu alanda yurt dışına da açıldıklarını lisana getirerek, “Yurt dışında da Azerbaycan, Ukrayna ve Pakistan ile mukaveleler imzaladık. Malezya ile görüşmelerimiz devam ediyor. Endonezya’da 4-5 tane mutabakat yaptık, birkaç mutabakat daha geliyor. Katar’la muahedeleri yaptık, oraya da vermeye çalışıyoruz. Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne gidiyoruz. Bunların hepsi deniz platformlarında savaş idare sistemi ve komuta denetim sistemleri konusunda.” dedi.
3-4 YILA KALMAZ ULUSAL DENİZALTI OLUR
Denizaltıların modernizasyonu konusunda da ASELSAN, BİLGEM, STM ile birlikte değerli başarılara imza attıklarını kaydeden Mantar, kullanımda olan denizaltıların savaş idare ve komuta denetim sistemlerini değiştirdiklerini, sensörlerini ve elektronik aksamlarını yenilediklerini söz etti.
Mantar, Türkiye’nin artık kendi denizaltısını inşa edebilecek yetkinliğe ulaştığına dikkati çekerek bu bahiste süratle aralık katedileceğini söyledi.
HAVELSAN’ın, Barkan ile insansız kara aracında da yetkinliğini ispat ettiğini belirten Mantar, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Türk Silahlı Kuvvetleri’ne birkaç tane Barkan verdik. Yurt dışında Malezya, Endonezya, Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan, Pakistan, Ukrayna ve Azerbaycan’da Barkan’ın satışı konusunda teşebbüslerimiz devam ediyor. Barkan, 5-6 ay evvel alana çıktı, artık Türkiye’de kullanılmaya başlandı, yurt dışına da satışı için görüşmelerimiz devam ediyor.”
TÜRKİYE’NİN KRİTİK BİLGİSİ TÜRKİYE’DE KALIYOR
Mantar, HAVELSAN’ın parmak izi tanıma sistemlerinde de değerli bir gelişim kaydettiğine değinerek, nitelikli parmak izi tanıma eserinin İçişleri Bakanlığı tarafından yaygın olarak kullanıldığını bildirdi.
Nitelikli parmak izi tanıma eseri geliştirmek için harcanan paranın 2-3 katının geçmişte ithal eserlere lisans bedeli olarak ödendiğine dikkati çeken Mantar, “En kıymetlisi de Türkiye’nin kritik bilgisi Türkiye’de kalıyor. İçişleri Bakanlığının elinde kalıyor.” dedi.
TÜRKİYE’NİN PAZARI BİZE YETMİYOR
Mantar, Türkiye’de AR-GE altyapısının önemli bir halde geliştiğini, devlet eliyle yapılan projelerin yanında özel şirketlerin de artık emekleme, yürüme basamağını tamamladığını, koşma basamağına geldiklerini kaydederek, şöyle devam etti:
“Bizim bundan sonra AR-GE, know-how kahrımız yok, önemli bir aralık katettik. Biraz daha ilerletmemiz gereken durum, bunların artık ticarileşmesi, rekabet etmesi ve yurt dışına pazarlanması. Şu anda bu kadar şirket, bu kadar AR-GE, bu kadar mühendislik çalışması Türkiye’ye fazla geliyor. Türkiye’nin pazarı bize yetmiyor. Onun için başta vakıf şirketleri HAVELSAN, ASELSAN, TUSAŞ olmak üzere öteki tüm şirketler ihracat yapmak için ellerinden geleni yapıyorlar. İhracat konusunda önümüzdeki pürüzler kaldırıldığı vakit Türkiye’deki sanayi, Türkiye’deki teknoloji daha önemli bir ara kaydeder diye düşünüyorum.”