Kadıköy’deki patlamanın şiddeti gün aydınlanınca ortaya çıktı
SON DAKİKA HABERİ: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kadıköy’deki patlamaya ait açıklamalarda bulundu. Bakan Soylu, “Evde toz halde havai fişek materyali bulundu. Terör ilişkisi göremedik, bir terör örgütüyle irtibat ve iltisak göremedik. 30’a yakın kişinin sözünü aldık. Soruşturma Başsavcılık tarafından yürütülüyor.” dedi.
Bakan Soylu’nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
“3600 sıkıntısını lisanlarında pelesenk ettiler, tıpkı vakitte akabinde promosyon sıkıntılarını gündeme getirdiler. Bir tarafta polisin uygulamasından şikayet ettiler, bir taraftan da bir fitneyi gerçekleştirmek üzere bir anlayış gerçekleştirmiş oldular. FETÖ çıkartıyor zira yıllarca polis teşkilatına elini sokup oradan istediği sonuca ulaşmak için bir gayreti oldu. 15 Temmuz’dan sonra bu büsbütün elinden alınınca yapmak istediği bir ekip olaylar üzerinden bunu sağlayabilir miyim? Bunun yandaşları kim; birtakım sol müptezeller, FETÖ’cü müptezeller, terör örgütü mensupları…
FETÖ TARAFINDAN BAŞLAYAN VE HEPİMİZİ ÜZEN BU OLAYI FARKLI BİR TARAFA ÇEKMEK İÇİN ÇABAYI GÖRÜYORUM
Buradaki senaryo çok net ve açık. Son olarak da polis teşkilatıyla ilgili, intiharlarla ilgili FETÖ kanalları, yurtdışına kaçmış örgüt müptezelleri, kendisine sol diyen tekrar müptezeller, bunların tamamı bir süreci ortaya koyuyor. Oradan alıyor, TBMM altında bunlar dillendirilmeye çalışılıyor. Burada maksat çok nettir. Türkiye’nin huzur ve inancını temin etmeye çalışan polisin konsantrasyonunu bozmak, yıpratmak, onu kendi işinin odağından ayırmak. Burada şunu tabir etmem gerekir. Polis teşkilatı elbette büyüklük açısından kıymetli bir noktada. En son intihar problemi var. Bu Polis Intiharları sorununda FETÖ tarafından başlayan ve hepimizi üzen bu olayı farklı bir tarafa çekmek için çabayı görüyorum. Bu sıkıntıda bunu gerek konvansiyonel medya üzerinden gerek toplumsal medya üzerinden daima olarak gündemde tutmak ve polis teşkilatını bunun üzerinden baskılama prosedürünü bir strateji, asimetrik bir atılım olarak gördüğümü tabir etmeliyim.
3 BAŞKA ÇALIŞMA HAZIRLATTIK
2016 yılında da İçişleri Bakanlığı’na geldiğimizde bu olayla karşı karşıyayız. 2016 yılından itibaren bu olayı görünce olağan vatandaşımızın intihar sayısından daha yüksek bir intihar sayısını görünce 3 başka çalışma hazırlattık. Raporları da burada. Biz bu hususta hangi önlemleri almalıyız? Bunun sebepleri nelerdir? Dünya ne yapmış? Amerika’yı tekrar keşfetmeye gerek yok. Bunun Türkiye’ye mahsus bir grup sebepleri ve önlemleri var mı? Biz bu çalışmaların hepsine teker teker baktık. Şu anda 11 aydır yürüyen bir bilim konseyi da oluşturduk ve çalışmayı daima olarak yapıyoruz. Biz bir aileyiz, polis ailesi. Elbette ki ailenin kendi ismine yaşadığı heyecanlar, sıkıntılar, mutluluklar, uygun, sorunlu günler olacaktır. Biz bu ailenin yalnızca işinden istifade edelim, misyonlarını yapsınlar sonrasına karışmayalım formunda bir yaklaşımımız olamaz.
Bütün bu mevzudaki süreci Emniyet Genel Müdürümüz, Teftiş Konseyi Liderimiz, ilgili sıhhat ve toplumsal hizmetler başkanlığımız ile yürütmeye çaba gösterdik. Bu tip bir sorun bile bizim için fazladır. 1 polisimizin bile intihara teşebbüsü bizim için fazladır. Bu meselelerin üzerine gitmek bizim temel misyonumuzdur. Fransa’da bilhassa polislerin yüz binde 34,92’dir. Yani Portekiz’de intihar yüz binde 19,54, Avustralya’da yüz binde 16,9, İngiltere’de yüz binde 16,44, ABD’de yüz binde 16, Türkiye’de ise yüz binde 15,17. Öbür ülkeler de var. Bu bizim kıyas yapabileceğimiz ülkeler. Türkiye’de bu yüz binde sayısına nazaran polis intiharları sayısı nedir? İntihar eden işçi sayısı 51, 1 Ocak-10 Ekim ortası. İntihar bindelik oranda binde 19. 267 bin 155 işçi, intiharın bindelik oranı yüz binde 23. Bu bizde böyleyken Fransa’da ise yüz binde 39 civarındaymış. 2017’de bu sayı yüz binde 58, 2018’de 41, 2019’da 47, 2020’de yüz binde 39, 2021’de 89. 2022’de ise şu anda 44.
İNTİHAR SEBEPLERİ NELER?
Özellikle bir mevzuyu tabir etmek isterim; teşebbüs ne kadar tez ne kadar ve bunun Türkiye ortalaması ne kadar? Türkiye’de meydana gelen intihar teşebbüs olayları yüzde binde 58’den yüz binde 46’ya kadar gidiyor. Polisimizdeki intihar teşebbüsü kaç? Yüz binde 40’larla yüz binde 30’lar ortasında. Bu yıl itibariyle yüz binde 24 civarında. Pekala, intihara teşebbüs başka bir de intihar farklı. Elinde silah olduğu için bunu gerçekleştirebilme oranı çok daha yüksek. İntihar sebepleri neler? Aile olarak biz olayın her tarafıyla ilgilenmekle mükellefiz. Her olaydan sonra bizim yaptığımız birinci evvel teftiş heyetimizin bilhassa intihar konusundaki bir vesileyle nedenlerini burada pahalandırmak. Bu nedenlere baktığımız vakit 1. evlilik çatışmaları ve ailevi sebepler, yüzde 22,5. 4’te 1’i ailevi problemlerden kaynaklanıyor. Son 2-3 yılda sanal bahis, baht oyunları ve kripto para konusunda yüzde 29,3.
DÜZENLİ FERDİ GÖRÜŞMELER ZORUNLU
Bütün ünitelere bu hususlarda çalışan arkadaşlarımızın dikkatli olması konusunu ortaya koyduk. Duygusal sebeplerden kaynaklanan, reddedilme, ayrılma üzere sebepler de yüzde 6.7. Mesleksel gerilim faktörleri, bu da yüzde 3. Amir/memur münasebetlerinden tutun, aidiyet duygusu, alışamama, bundan kaynaklanan sonuç var. İnceleme süreci devam eden var, bunlar 7.5.
Bütün bunları gördük ve biz ne yapıyoruz? Raporlarımız yanımızda. Bu raporların tamamını arkadaşlarımız değerlendirdiler. Sistemli ferdi görüşmeler mecburî hale getirdiler, işçi görüşmeleriyle ünitelere başvuran işçi sayısı da artırıldı.
ÖĞREN-FARK ET-YARDIM ET PROJESİ
Öğren-fark et-yardım et projesi hayata geçirilmiş. Gerek hazırlanan rapor doğrultusunda, gerekse başka kurumlarla işbirliği yaparak ruh sıhhati, öfke denetimi, bütçe idaresi üzere mevzularda eğitimler düzenlenmiştir. On binlerce broşür, afiş, kitapçık hazırlanarak çalışana ulaştırılmıştır. Şu ana kadar 9 bin 833 eğitim düzenlenmiştir. Her işçimizin 1 buçuk eğitim aldı manasına gelir. 105 olan psikolog sayımız 296’ya ulaşmıştır. Teşkilatımızın psikolog işçi sayısı 3 katına çıkarılmıştır.
YILLIK MÜSAADELERİ YAZ VE KIŞ OLMAK ÜZERE 2 DEVİR KATİYETLE KULLANDIRILMAKTADIR
Personele evlilik yıldönümlerinde 1 gün müsaade kullanma hakkı verilmiştir. 12-12 ve 12-24 sisteminden çıkıldı bir genelge ile. 12-36 ve 8-24’e geçilmiştir. Bir kısım polisimiz de doğal olarak 9-5 vazifesi yapmaktadır. Genel olarak 12-12 ve 12-24 bitti. Tüm çalışanın yıllık müsaadeleri yaz ve kış olmak üzere 2 devir mutlaka kullandırılmaktadır. Polis radyomuzda ruh sıhhati bahislerinde programlar düzenlenmektedir.
Son 4 yıl içerisinde 10 yeni tesis yaptık. Bu 10 yeni tesisten 443 bin 547 polisimiz ailesiyle istifade etmiş oldu. Bilimsel bir istişare heyeti oluşturduk. Yapılan fitnenin her biri polis teşkilatını kendi birliğinden, iş gücünden ayırmaya yöneliktir. Biz polisimizin yanı başındayız. Bu kutsal bir meslektir, birebir vakitte polisi bir aile olarak görüyoruz. Biz bir arkadaşımızın kılına bir şey gelmesinden büyük bir ıstırap duyarız. Bir arkadaşımız gerek operasyon esnasında rastgele bir problemle, atakla yahut kendi moral bozukluğuyla karşı karşıya kaldığında bu bizim kendi evladımız üzere bir kıymetlendirme içinde oluruz. Hayatları polis nefreti üzerinde işleyen, terör elebaşının yeğeni olan müptezel şahsın Türk polis teşkilatına hakaretinde söylediği üzere, ana muhalefetin şımarttığı bu tipler elbette ki aba altından sopa göstermeyi de ihmal etmemektedirler.
KADIKÖY’DEKİ PATLAMA
Olayın gelişimini ben anlatayım. Diyarbakır’daydım, patlamadan sonra bilgi aldık. İtfaiye patlamanın nereden kaynaklanabileceğini araştırırken ‘doğal gaz patlaması olabilir’ dedi. Üst katta bu türlü bir şey olabilir, Vali Beyefendi de bu bilgiyi paylaştı. Daha sonra binanın içine girilince bir kıymetlendirme yaptılar. Doğal gazdan olamayabileceği konusu ortaya çıktı. Birinci evvel 1 yaralı var dendi, sonra 3 vatandaşımızın hayatını kaybettiği ortaya çıktı. 2’si Özbek, birisi 8 yaşında. Çabucak bomba savları ortaya çıktı, Allah’tan kaygıları yok. 8 yaşında bir çocuk ile 70 yaşındaki dedesi bomba imal ediyordu. Esasen birinci paylaşımların kıymetli bir kısmı, yüzde 30’u bot. Çabucak FETÖ’nün bot hesapları devreye giriyor ve çabucak ruhsal harekat başlatıyorlar.
KURUSIKIDAN BOZMA TABANCA DA BULUNDU
Arkadaşlarımız yaptıkları çalışmayla; ben dün gecenin geç saatlerinde de bilgi aldım. Olay terör de olabilir, terör olmayabilir de, biz olayı irdelemek zorundayız. 1959 doğumlu M.K., yakınlarının ve akrabalarının şizofren hastası olduğunu söyledikleri, bir sol ayağının kesik olduğu ve konutunun son 1-1 buçuk ayda ziyaret edilenler tarafından tespit edilip çöp meskene döndüğü, meskeninde toz halinde 1 yıldır bulundurduğu havai fişek üzere, maytap üzere, piroteknik bir materyal. Konutunda bir güya kurusıkından bozma bir tabanca da bulundu. Geçmiş devirlerde 1980 öncesi çok sol örgütlerle irtibatının da olduğu ve İsviçre’de adam öldürmeden ötürü Türkiye’de yakalanmış ve cezaevinde yattığı, bu mevzuda aile bireylerini suçladığı, elektriğe çok meraklı, meskeninin her yerinde elektrik aksamı olan bir şahıstan bahsediyoruz.
ŞU ANA KADAR TERÖR KONTAĞI GÖREMEDİK
Kriminal liderimiz o gece itibariyle oraya gitti, 80’in üzerinde bulguları vardı. 60’a yakın bulgunun tamamına baktılar. Biz şu ana kadar bir terör ilişkisi göremedik.
HDP’Lİ MİLLETVEKİLİ ÖMER ÖCALAN’IN AÇIKLAMALARI
Tabi Pervin Buldan, Pollyanna. Türkiye’de PKK terör örgütü bu kadar insanı katletmemiş, HDP de zati Alman Yeşiller’in ortaya koyduğu siyaset üzere parti… Aslında Karayılan ile Cemil Bayık’la hiçbir alakası yok. Onlar bu türlü değiller, aslında HDP, Türkiye’de yeşil, çiçek, böcek, kanuna uyuyor, PKK ile hiçbir alakaları yok. Ve sonuçta PKK’yı her vakit bir terör örgütü olduğunu söylüyorlar. Biz bunları duymuyoruz, Buldan da orada bir Pollyanna. Onun için makûs bir devlet var, TSK var, jandarma var. Onlar dünyanın en pak insanları. Güvenliği sağlamak isteyenler de dünyanın en berbatları. Kendileri kesilen ağaçlar için yola çıkmışlardı, biz bunları yanlış görmüşüz. Bunlar bizim aklımızla dalga geçiyorlar. PKK’ya teslim olmuş bir topluluk. Kendisine yapılan dağdaki hakaretleri uygun bilir ancak sesini çıkaramaz, ödü kopar.
BİR MİLİM DAHİ YÜRÜMELERİNE BU HUSUSTA MÜSAADE VERMEYİZ. BU MEVZUDA KARARIMIZ NETTİR VE AÇIK
Apo için, bir bebek katili için milletvekilleri çıkacaklar sonra da diyecek ki ‘demokratik siyasete darbe vuruluyor, müsaade verilmiyor.’ Bir milim dahi yürümelerine bu hususta müsaade vermeyiz. Bu hususta kararımız nettir ve açıktır. Ömer Öcalan denen müptezelin söylediği de içindekini dışına fışkırtıyor. Kendi ortalarında toplanıp fıs fıs konuştıklarını, oradan aldıkları şımarıklıkla bunları söylüyor. Bu şımarıklığı onlara veren de CHP’nin kendisidir.
ANA MUHALEFET PARTİSİ BU HASSASİYETİ BÜSBÜTÜN ORTADAN KALDIRMIŞ
Maalesef evvelce ulusal problemlerde siyasi partilerin bir hassasiyeti olurdu. Bu hassasiyet ortak bir hassasiyet olurdu. Ana muhalefet partisi bu hassasiyeti büsbütün ortadan kaldırmış, iktidarın karşısında ne olursa olsun diyen, ben HDPKK’nın oylarına talibim diyen bir anlayışa sahip. Onlar için polise atılan tokat da mübah. Terör örgütleri bitiyor, lakin maalesef bu hususta üzülen ana muhalefet partisi, şımartılan HDPKK’nın kelamda milletvekilleri. Gazi Meclis’e yakışmayan büsbütün PKK’nın siyaset ögeleri.