Dışişleri Bakanlığından bahisle ilgili yazılı bir açıklama paylaşıldı.
Suudi Arabistan hükümetinin, OPEC+ kümesinin günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı sonrası yapılan açıklamaları incelediği aktarılan açıklamada, hükümetin, OPEC+ kararlarının “ekonomik çerçevenin dışında alındığı istikametinde bir izlenim oluşturmaya çalışan ve gerçeklere dayanmayan” bu açıklamaları tümüyle reddettiği tabir edildi.
Söz konusu kararların, OPEC+ kümesi ülkeleri tarafından ortak bir biçimde alındığı belirtilen açıklamada, bu çeşitten OPEC+ kümesi toplantı sonuçlarının üye ülkelerce toplu olarak onaylandığı, hiçbir ülkeye has olmadığı ve petrol piyasalarındaki arz ve talep istikrarını dikkate aldığı kaydedildi.
Açıklamada, OPEC+ kümesinin kararlarını milletlerarası kuruluşların genel kabul görmüş bağımsız uygulamalarına nazaran bağımsız olarak aldığı belirtildi.
ABD’DEN PETROL TALEBİ
Petrol piyasası şartlarıyla ilgili olarak OPEC+ kümesi dışındaki müttefikler ve ortaklarla diyalog ve görüş alışverişinde bulunmanın değerine dikkat çekilen açıklamada, Suudi Arabistan’ın, ABD idaresiyle yaptığı daima istişareler sırasında Washington’un, “kararı bir ay ertelemeyi” teklif ettiği aktarıldı.
Açıklamada, “Ancak bütün ekonomik tahliller, önerildiği üzere karar alma sürecini bir ay ertelemenin olumsuz ekonomik sonuçları olacağını gösteriyor.” ifadesine yer verildi.
“BM’DE KABUL EDİLEN KARARLARI DESTEKLİYORUZ”
“Ukrayna krizi konusunda Suudi Arabistan’ın tavrıyla alakalı gerçekleri çarpıtma teşebbüsünün esef verici” olduğu söz edilen açıklamada, Riyad idaresinin, Rusya-Ukrayna krizine ait Birleşmiş Milletler’de kabul edilen kararları destekleyen tutumunu değiştirmeyeceği belirtildi.
Açıklamada, “Suudi Arabistan’ın tüm dost ülkelerle sağlam bağlarını muhafazaya çalıştığı bir devirde dikteleri, global ekonomiyi piyasa dalgalanmalarından korumak için üzerinde çalıştıkları gayeleri değiştirmeye yönelik her türlü hareketi yahut çabayı reddettiği” kaydedildi.
“Ekonomik zorlukların üstesinden gelmek için yapan, politik olmayan bir diyalog kurulması ve tüm ülkelerin çıkarlarına neyin hizmet ettiğine dair akla yatkın ve rasyonel bir kıymetlendirme yapılması gerekir.” tabirine yer verilen açıklamada, Suudi Arabistan’ın ABD ile münasebetlerine her iki ülkenin çıkarlarına hizmet edecek stratejik bir perspektiften baktığı belirtildi.
Açıklamada ayrıyeten, “Suudi Arabistan-ABD münasebetlerinin karşılıklı hürmet, ortak çıkarların güçlendirilmesi, bölgesel ve milletlerarası güvenlik ve barışın korunması, terörizm ve aşırıcılıkla çabaya aktif bir formda katkıda bulunulması üzere son seksen yılda dayandığı sağlam temellere” vurgu yapıldı.
‘PETROL SAVAŞI’ NASIL BAŞLADI?
OPEC+ kümesinin güç ve petrol bakanları, Avusturya’nın başşehri Viyana’da 5 Ekim’de düzenlenen toplantıda, günlük petrol üretimini kasımdan itibaren 2 milyon varil azaltma kararı almıştı.
Bu karar üzerine Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Kurulu Stratejik Bağlantı Yöneticisi John Kirby, 11 Ekim’de, ABD Lideri Joe Biden’ın, Suudi Arabistan ile bağları tekrar gözden geçirdiğine dair açıklamalarda bulunmuştu.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan ise evvelki gün Al Arabiya televizyonuna yaptığı açıklamada, ülkesinin ABD ile stratejik bağlantılara sahip olduğunu söylemiş ve ham petrol üretiminde azaltmaya giden OPEC+ kararlarının ekonomik sebeplerle alındığını söz etmişti.