2 yıl önce Fransa Ligue 1’de Lille ile şampiyonluğa ulaştıktan sonra bu dönem başı Fortuna Sittard’ın yolunu tutan Burak Yılmaz gollerine Hollanda’da devam ediyor. Çıktığı 7 maçta 4 gol, 1 asistlik performans gösteren 37 yaşındaki veteran golcü, ESPN Hollanda televizyonundan Yordi Yamali ile yaptığı röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte Burak Yılmaz’ın kelamları…
Fortuna Sittard’daki birinci sürecin hakkında niyetlerini alabilir miyim?
Sonuçlar açısından makûs gitti. 7 maç oynadık, ikisine başlayamadım. 5 maç oynadım, 4 gol attım. Ancak gol atmak mı daha kıymetli yoksa kazanmak mı diye sorarsanız, natürel ki kazanmaktır. Örneğin, çok fırsat kaçırdığım fakat grup arkadaşımın gol atıp 3 puan aldığımız son maç. Her maçın bu türlü geçmesini istiyorum.
Hollanda Ligi kaliteli. Burada herkes futbol oynamaya çalışıyor, bu çok bedelli bir şey. Yalnızca savunma yapan yahut bir puan için oynayan olumsuz bakış açısına sahip bir kadro yok. Ekipler futbol oynamaya çalışıyor, bu çok hoş bir şey.
TÜRKİYE İLE HOLLANDA ÇOK FARKLI
Hocalığa geçiş sürecimde bir şeyler öğrenmek için buraya geldim. Benim için Hollanda da Brezilya gibi bir futbol ekolü. Türkiye ile Hollanda ortasında çok fark var. Burada güzel de olsanız da makus de olsanız herkes futbol oynamaya çalışıyor. Beşerler bunu bir oyun olarak görüp eğlenmeye çalışıyor. Türkiye’de bu durum tam aksisi. Hayat büsbütün galibiyet ve yenilgiye bağlı. Kaybedersen dünyanın sonu, kazanırsan kralsın.
Fortuna’nın berbat başlangıcı sonunda teknik yönetici Sjors Ultee ile yollar ayrıldı…
Büsbütün kulüp idare şurası tarafından alınmış bir karar. Sonuçta ben burada yalnızca bir çalışanım. Üstümde lider ve teknik yönetici var ve sizin de sahibiniz var. Benimle alakası olmayan ve futbolda olan bir karar bu. Fakat 3 maçta 10 gol yedik, üçünü de kaybettik, bu karara tesir etmiş olmalı. Sjors yetenekli ve genç bir antrenör ve hırsları var.
SJORS ULTEE İLE BİR MESELEM OLMADI
Bugün Sittard’da işe yaramadı, yarın muhtemelen yeni bir meydan okuma olacak ve ona bu hususta bol talih diliyorum. Ortamızda bir sorun olduğunu hiç düşünmedim. Alışılmış ki onun yahut etrafındakilerin bu mevzuda ne dediğini bilmiyorum fakat hocayla makus bir tecrübem olmadı. Artık yürüdüğünü görebilseydim, Ona sarılırdım.
TAKIMA PRİM VERDİĞİM ÇOK NAHOŞ VE YALAN
– Medyada grubun antrenörü olduğun, birinci 11’i senin belirlediğin yazıldı. Bunların ne kadarı gerçek?
Bu katiyen yanlışsız değil. Birinci 11’i ben yapmıyorum. Çok ayıp bir kez bu. İnsanların bunu söylemesi çok utanç verici. Her durumda teknik yöneticilere çok saygısızlık. Bu iletiler beni hayal kırıklığına uğrattı. Kadroya cebimden 100 Euro prim kelamı verdiğim falan çok ayıp. Bunların ikisi de tamaman palavra şeyler. Bu çok utanç verici, hem lidere hem de teknik yöneticiye.
TÜRK OLARAK BU BAHTLARA SAHİP OLDUM
– Bu argümanlar neden çıkıyor?
Sonuçta ben 5 yıllık bir mukavele imzaladım. Bir Türküm, bir Türk olarak bu talihe sahip oldum. Bunun birtakım insanlara fazla geldiğini görebiliyorum, anlayabiliyorum. Hürmet da duyuyorum. Lakin beşerler bilsin ki benim için Hollanda futbolu çok pahalı, dünyada bir ekol. Ve en yeterli arkadaşlarım Hollandalı. Wesley Sneijder, Andre Van Alphen, Sven Botman… Ve ben buraya seve seve, sizlerden bir şeyler öğrenmeye geldim. 2 sene Fransa’da yaşadım, artık de Hollanda’dayım. Çin’de de oynadım. Kültürleri geziyorum. Hocalığa başlangıç için Hollanda’ya gelmeyi çok istedim.
– Fransa’da bu türlü bir şey yaşadın mı?
Fransa’da biz PSG önünde şampiyonluk yaşadık. Her şey çok hoştu. Burada da eleştirilmeyi, övgüyü futbolun bir hoşluğu olarak görüyorum. ‘Burak her şeyi yapıyor, primi veriyor, 11’i yapıyor’ kelamlarına çok üzüldüm. Ben Fortuna Sittard için 2 sene yalnızca bir oyuncuyum, bir oyuncudan fazlası değilim.
“TOP TOPLAYICI ÇOCUĞUN VAZİFESİ TOPU BANA ATMAKTI”
– Türkiye’deki Burak ile buradaki Burak tıpkı mı?
Asla değişmem, hiç değişmedim. Heerenveen’de bir top toplayıcıdan topu biraz sert formda aldım. Son dakikada ve 2-1 gerideyiz. O çocuk yüzünde geniş bir gülümsemeyle bana bakıyor ve topu tutuyor. Aslında, topu bana atmalıydı. O yapmadı ve sonra beşerler beni eleştirdi. Çocuğa saygısızca davrandığımı söylüyorlar lakin oradaki misyonu topu bana atmak. Bu öfke ve gerilimle topu biraz daha sert alıyorum ve fail benim. O çocuğa saygısızlık olup olmadığını yargılayamam, lakin biraz da o çocukla ilgili olması gerekmez mi? Bu tenkide bile hürmet duyuyorum, benim kalibremde bir oyuncu tahminen de bunu yapmamalıydı.
“16 YAŞINDA NEYSEM, 37’DE DE OYUM”
– Yeni teknik yönetici Julio Velazquez’i siz mi seçtiniz?
Bu türlü sorman çok hoş oldu. Daha evvel hiç tanımıyordum. Birinci sefer burada gördüm. Çok bedelli, futbolla yaşayan, gücünü bize yansıtan bir hoca. Onunla birlikte başarılı olacağımıza inanıyorum. Hiçbir vakit değişmeyeceğim. 16 yaşında neysem 37 yaşında da oyum. Alanda her vakit agresif, kazanmak için elinden gelen her şeyi yapan biri olacağım. Fakat saha dışında ben bir babayım, iki kızım var, sakinim. Hakkımda çok yanlış haberler çıktı. Bunlara karşılık verdim ancak bir daha da kimseye yanıt vermeyeceğim. Büsbütün futboluma konsantre olacağım. Hollanda futbolundan bir şeyler öğrenmek için buradayım. Sizlerden bir şey öğrenmek için buradayım, lütfen sizler de bana kucak açın ve dayanak verin. Ben de elimden geldiğince sizleri keyifli etmek için elimden geleni yapacağım. Fortuna tabiki ligde kalacak.