Almanya Berlin’de yaşayan 3 yıllık evli Canset-Murat Topal çifti, doğal yollarla çocuk sahibi olamayınca 2 sefer tüp bebek tedavisi denedi lakin olumsuz sonuçlandı.
Ailelerinin Bursa’da olması sebebiyle tedavi için orada araştırmalara başlayan çift Türkiye’ye geldi.
İlk denemede olumlu sonuç
Kapsamlı değerlendirmelerin akabinde Canset Topal’ın çikolata kistleri ve kanında pıhtılaşma olduğu görüldü. Bu sorunlar ortadan kaldırıldıktan sonra transfer süreci gerçekleşti.
Türkiye’deki birinci denemelerinde hamilelik haberini alan çift kızları Elanur’a kavuştu.
“Almanya’da herkese standart tedavi uyguluyorlar”
Tedavi sürecini anlatan anne Canset Topal, “Almanya’da hiçbir araştırma yapmadan herkese standart tedavi uyguluyorlar, tutmazsa tekrar denersiniz kanısıyla yaklaşıyorlar. Tabipler sorularımızı bile cevaplamıyordu, kendimizi hiç inançta hissetmiyorduk.
“Türk hekimlere güvendik, çok şükür yavrumuza kavuştuk”
Türkiye’de ise şimdi tedaviye başlamadan farkı hissettik. Tabibimiz bizi sabırla dinledi, tüm sorularımızın cevaplarını aldık. Tedavinin negatif sonuçlanmasına yol açabilecek tüm risk faktörleri ortadan kaldırıldı. Ülkemize ve Türk tabiplere güvendik. Çok şükür yavrumuza kavuştuk, tanımı olmayan bir memnunluk yaşıyoruz” diye konuştu.
“Aklımızda soru işareti olmadan tedaviye başladık”
“Türkiye-Almanya ortası mekik dokuduk, sonunda hayalimize kavuştuk” diyen Topal, “Almanyadaki tedaviler maddi ve manevi olarak yıpratıyor. Tabipler hasta ile katiyetle ilgilenmiyor, olmazsa yine denersiniz gözüyle bakıyorlar. Tedavi fiyatları de hiçbir biçimde tutarlılık göstermiyor. Türkiye’ye geldiğimizde tabibimiz bize vakit ayırdı, dinledi. Aklımızda soru işareti olmadan tedaviye başladık. Öncelikle araştırıldı, ayrıntılı test ve muayeneler yapıldı. Adım adım planlama yapıldı.
“Türk doktorlarının farkını, muvaffakiyetini yaşayarak görmüş olduk”
Kendimizi çok inançta hissettik, hekimimiz güya ailemizden biri üzere hissettirdi. Sonunda sıhhatle kızımızı kucağımıza aldık. Bize bu memnunluğu yaşatan hekimimize ve tüm sıhhat çalışanına minnettarız. Türk tabiplerinin farkını, muvaffakiyetini yaşayarak görmüş olduk” ifadelerini kullandı.
“12 yumurtadan 6 tane blast embriyo elde ettik”
Doç. Dr. Betül Dündar, tedavinin ayrıntılarını şu sözlerle lisana getirdi:
“Çiftimiz bize başvurduğunda Canset Topal’ın yumurta rezervi epeyce düşüktü; AMH bedeli 0,8 ‘di. Almanya’da gördükleri tedavilerin başarısızlık nedenlerini araştırdık. Tespit edilen problemlere karşı tedavi ve transfer sürecinde birtakım tedbirler aldık. Uyguladığımız bireye özel tedavi sonucunda ileri yaş ve düşük yumurtalık rezervi olmasına karşın 12 tane yumurta topladık. 12 yumurtadan 6 tane blast embriyo elde ettik. Blast düzeyinde elde ettiğimiz embriyoları dondurduk ve dondurduğumuz embriyolardan 2 adedini tekrar şahsa özel tedavi protokolüyle transfer ettik.
“İlerleyen yıllarda Elanur’a kardeş düşünürülerse dondurulan embriyolar transfer edilebilir”
İlk tedavimizde olumlu sonuç aldık ve adım adım ilerlediğimiz tedavinin sonunda çiftimiz kızları Elanur’u kucağına aldı. Çiftimizin geriye kalan dondurulmuş 4 adet embriyosu mevcut. İlerleyen yıllarda Elanur’a kardeş düşünürülerse dondurulan embriyolar transfer edilebilir. Gebelik bahtı da böylelikle devam etmiş olacaktır.”
“Türkiye’nin sıhhat turizminde cazibe merkezi haline gelmesini sağlayan en kıymetli kriterlerden biridir”
Dr. Dündar, “Hem ülke içi hem de yurtdışından gelen hastaların başarılı sonuçlarla konutlarına dönmesi, çiftlerin yıllarca hayalini kurdukları bebeklerine sıhhatle kavuşmaları Türkiye’nin sıhhat turizminde cazibe merkezi haline gelmesini sağlayan en kıymetli kriterlerden biridir. Ayrıyeten Türkiye’de ileri teknolojide tedavi uygulanmasının yanı sıra tedavi maliyetleri yurtdışına nazaran daha uygundur. Bu durum da hastalar açısından avantaj sağlamaktadır” diye konuştu.