Almanya’nın Bavyera Eyaleti Başbakanı Markus Söder, Türk toplumunun önde gelen temsilcilerini, Türkiye-Almanya ortasındaki iş gücü muahedesinin 61. yıl dönümü vesilesiyle Prinz-Carl-Palais Sarayı’nda öğlen yemeğine davet etti.
Yemeğe, Türk toplumunun temsilcilerinin yanı sıra Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, Bavyera Ahenk Sorumlusu Gudrun Brendel-Fischer ve Türkiye Cumhuriyeti Münih Başkonsolosu Mehmet Günay’da katıldı. Başbakan Söder, davetlileri “Hepiniz Bavyera’nın parlayan yıldızlarısınız” diyerek selamlamasının akabinde Türk toplumunun Bavyera eyaleti için ayrılmaz bir modülü olduğunu söyleyerek, kendisinin de Türkiye hayranı olduğunu belirtti.
Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann ise yemekte yaptığı konuşmada, “Bavyera eyaleti herkese inanç, huzur ve eşit eğitim imkanı sağlıyor. Anne ve babalar özveri ile dayanak verince ve çocukların içinde okuma hevesi de olunca harika bir tablo ortaya çıkıyor, bu masada görüldüğü gibi” sözlerini kullandı.
Münih Başkonsolosu Mehmet Günay, Türk-Bavyera ilgilerinin 60 yıldan fazla bir mazisi olduğunu, Bavyera’nın krallık devrinde de Osmanlı’nın Nürnberg’de bir konsolosu bulunduğuna değinerek, yeni vazife yerini şimdi bilmediğini, lakin her şartta bir Bavyera gönüllüsü olacağını söyledi.
TÜRK TOPLUMUNUN TALEPLERİ DİKKATE ALINACAK
Programda davetlileri dinleyen Söder, her konuşmacıdan sonra yorum yaparak lisana getirilen talepleri ve teklifleri özel kalem müdürlerine iletti. Türk-Alman Dostluk Federasyonu Genel Lideri Cihan Sendan, konuklara şubat yahut mart 2023 tarihinde Başbakan Söder’e DTF Kybele Türk-Alman Dostluk Ödülü’nün verileceğini duyurdu. Bavyera-Türk Forumu Temsilcisi Serdar Duran, Başbakan Söder’e hatıra olarak isminin kaligrafi ile yazılmış bir porselen tabağı armağan etti.
Türk göçmenler için hürmet duruşunda bulunuldu
Yemeğin sonunda Nürnberg Metropol Bölgesi Türk Toplumu Lideri Bülent Bayraktar’ın önerisi ile birinci kuşak Türk göçmenler için hürmet ve minnet duruşunda bulunuldu. Bayraktar, “Onların özverisi olmasaydı, bugün bizler bu masada olmazdık. Birtakım büyüklerimiz hala yaşıyor, kimileri ise ebediyete intikal etti. Onlar her vakit kalbimizde” dedi.